7 Ocak 1921 Çerkez Ethem Bey’ Yaveri Bandırmalı Yüzbaşı Açofit Sami Bey
Çerkez Ethem Bey ise Yunan Küçük Asya Ordusu’nun 6 Ocak 1921 günü Bursa ve Uşak’tan hareketle iki koldan taarruza geçtiğini haber almasıyla kuvvetlerini Demirci Kazası’na çekmiştir.
Çerkez Ethem Bey’in anlaşma yapması beklentisiyle 3 Ocak 1921 günü Uşak’taki 1.Yunan Kolordu Karargahı’na gönderdiği Yaveri Bandırmalı Yüzbaşı Açofit Sami Bey onu 7 Ocak 1921 günü Demirci Kazası ’nda bulmuştur.
Çerkez Ethem’in yaveri Yüzbaşı Sami Bey Demirci’ye gelerek Reşit Bey’in Yunanlarla yaptığı anlaşmayı anlatmıştır. Reşit Bey’in Uşak’ta yaptığı anlaşmaya göre Kuva-yı Seyyare bölgesi olan Gediz, Simav, Demirci, Gördes, Kütahya Yunanlar tarafından tarafsız bölge sayılarak bu mıntıkalarda Yunan harekâtı yapılmayacak buna karşılık Çerkez Ethem Türk milli mücadelesinden çekilerek isyan edecektir. Demirci Kaymakamı İbrahim Ethem Bey 7 Ocak 1921 günü Demirci Kazası ’ndaki vaziyeti şöyle aktarmaktadır;
ŞEREFLİ TÜRK SUBAYI SAMİ BEY MEMLEKETİN HALİNE AĞLADI
Çerkez Ethem’in yaveri Sami Bey’in geldiğini, beni aradığını haber verdiler. Hayret ettim. ‘Bu zamanda Sami Bey burada ne arar acaba’, dedim. Alelacele karargâha gittim ve Sami Bey’le görüştüm. Sami Bey, jandarma kumandanlığı zamanında Balıkesir bölgesindeydi. İyi bir şöhret yapmış ve her yönüyle namus ve iffetini muhafaza etmişti. Nahiye müdürlüğüm zamanından beri kendisiyle olan hukuk ve tanışıklığımın verdiği güvene dayanarak özel olarak görüştüm. Son zamanlarda Yenişehir cephesinde jandarmalarla beraber düşmanla harp ederken ordu emriyle Ethem’in yaverliğine tayin edilmiş, Çerkez Ethem’in her yönüyle güvenini kazanmış bulunuyordu. Ayrıntılarıyla anlattı ve dedi ki: ‘Beni Çerkez Ethem zorla Uşak’a gönderdi. Hatta bir defa giremedik. Dönerken şu felakete karşı ağladım. Pek çok arkadaş gördü. Bunca ısrarıma karşın tekrar gitmeye zorladı ve Uşak’a gittim. Bana verilen talimat Kuvayı Seyyare’nin bölgesi olan Gediz-Simav-Demirci-Gördes-Kütahya bölgesinde düşmanın ileri harekâtını engellemek ve bu mıntıkanın tarafsızlığını sağlamaktı.” Sami, İbrahim Ethem Bey’in “Pekâlâ; düşman diğer bölgelerde, sözgelimi İnönü, Afyon, Eskişehir cephelerinde harekât serbestliğini koruyor, demek” sorusuna “Evet, oraları emrinde olduğundan Kuvayı Seyyare oraya karışmayacaktır” diyerek karşılık verdikten sonra devam eder: “Esasen daha önce Reşit Bey gitmiş, gerekli protokol düzenlenmişti. Ben yalnız harita üzerinde mıntıkaları tespit etmekle görevlendirilmiştim. Uşak’ta Yunan komutanı ve kurmay başkanı tarafından kabul edildik. Bizi bir hayli iyi karşılıyor ve [ama] daima bizi gizlice kontrol altında tutuyor. Ve memnun görünüyorlardı. Düşmanın bu hali bize fevkalade ağır geliyor ve arkadaşlarla beraber sürekli ağlıyorduk. Orada iki gece kaldıktan ve şu haritayı tespit ettikten sonra Alaşehir ve Kula yoluyla Demirci’ye döndük.
