Iğdır’da 4.5 büyüklüğünde deprem Iğdır’da 4.5 büyüklüğünde deprem

TRT1 kanalında ekranlara gelen Hayallerinin Peşinde adlı programda bu hafta Sivaslı’dan kadın girişimci Ebru Çiftçi, azim dolu öyküsüyle hemcinslerine ilham oldu.

Ayşe ÇiftçiSivaslı’da yaşayan kadın girişimci, yaşadığı ilçeyi, şehri aşarak televizyon ekranlarında binlerce kadına ilham oldu.  2014 yılında başladığı işinde, Sivaslı’da ki tesisinde 100’den fazla çeşit ürün üretiyor. Renk renk erişteler, salça, tarhana, tereyağ, soslar, reçel, tahin pekmez, salamura yaprak, kurutulmuş sebzeler ve daha birçok ürün Sivaslı’dan yola çıkıp ülkenin dört bir yanına gidiyor.

Ayşe Çiftçi (1)Atalarından miras kalan bilgiyle kadınlara ilham oluyor

Programda konuşan Çifti, “Annem, anneannem ile zaten ev işleri yapmaya çok meraklıydım. Onlardan öğrendim. Hamur işleri katmer, bazlama yufka rahmetli anneannemden öğrendim hep. Anneme reçel yapımında yardım ediyordum. 12 yaşından beri ben bu işlerin içindeyim. Okul bittikten sonra eşimle evlendim. Bu işe girdiğimde beni en çok destekleyen kişi oldu. Ben hiç çalışmadım. Düğün salonu işlettik, büfe işlettik. Koyun, kuzu baktık. Ama hep eşimle, tek başıma çalışmadım. Küçüklüğümden beri kışlık hazırlığımızı kendimiz yaparız. Marketten hiçbir şey almayız. Ben böyle gördüm ve çocuklarımı da böyle yetiştirdim. Hepsini kendim yaptım. Evimin bahçesine sebzeleri ekerdim. Sonra bir gün küçük kardeşim geldi. “Abla sen bunları satsana” dedi. İlk müşterimize kargo hazırlarken çok heyecanlandım. Hayatımda hiç dışarıdan bir şey almadım o yüzden bilmiyorum fiyatlarını. Hemen öğrendim. İlk hafta 2 koli çıkardım. Dünyalar benim oldu. Şimdiki gibi düzenim yok, koli yok. Ben bu işe ilk başladığımda gündüz üretim, akşam siparişleri alıyordum. Gece saat 2,3 oluyordu gerçekten çok yoruluyordum. Yanımda çalışan insan da yoktu çok yorucu oluyordu.

Hayallerinin Peşinde“Çok engel geldi önüme”      

Öyle bir zorluğunu çektim ki ama bu zorluğu çekemeden de iyi, güzel bir yere gelinmiyor. Komşularım kim alacak dedi. Konu komşularım, “Olur mu? Kim alacak bu tarhanayı, salçayı? dedi. Şimdi görünce is, “çok güzel oldu” diyorlar. Çok engel geldi önüme. Her engelde kalktım. Düşmekten de korkmadım kalkmaktan da.  Kadın, kendi ayakları üzerinde duracak ve kararlı olacak. Eskiden annelerimiz nasıl yapıyorsa ben de öyle yapıyorum. Patlıcanı kendim ekiyorum. Hayvanların gübresi ile kocaman oluyor. 15 kadınla çalışıyorum şu anda. Yazın 35, 40 oluyor bu sayı. Eşim daha büyük bir yer bulalım dedi. Buraya geçtik. Burası besihaneydi önceden. Bir baktım bildiğiniz dam. Tek tek, oda oda fayanslı ürün kabul odasından başlayıp kargoya kadar gidiyor. Biz eşimle beraber tırnaklarımızla bu düzeni kurduk. Kullandığımız tüm ürünleri diktik alan geniş olunca hepsini kendimiz ekip, biçmeye başladık. İl, İlçe Tarım Müdürlüğü de çok yardımcı oldu bizlere. Teşekkür ediyorum onlara da buradan. Pes kelimesini hiç sevmem. Herkes sevdiği işi yapmalı. Ben üretmeyi seviyorum. 100 çeşitten fazla ürünümüz var. Kadınlar asla yılmasın. Asla yapamam demesinler olumlu düşünsünler.” Dedi.

Muhabir: Ece Yıldırım