Ümmü Özdemir, 58 yaşında. Hayatının baharında beyin kanaması geçirdiğinde, hayallerine veda ettiğini düşünürken, yazarak hayata tutundu. Şiirlerinden oluşan 1’i basılmış 2 adet kitabı bulunuyor. Başarı hikâyesinin başrolü Ümmü Özdemir ile 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Gününde bir röportaj gerçekleştirdik.
Hayat hikâyesini anlatan Özdemir, “Eşme’nin Camili köyünden, fakir bir ailenin 5 kız çocuğunun en küçüğüyüm. 1966 doğumluyum. Babam çiftçilikle geçimini sağlıyor. Okumak için çok mücadele ettim. Kız Çocuğu okumaz derlerdi o zamanlar. Bizim zamanımızda 15 yaşındaki 1 erkek ve 1 kızın yan yana gelmesi ahlaksız, namussuzluk sayılıyordu. Onun için de ailem beni okutmak istemedi. Ablamlar kilim dokumasını öğrendi. Kilim dokudu. Kilim dokumasını öğren ve evlen ne yapacaksın okuyup da? Dediler. Kilim de dokumak istemiyorum evlenmek de istemiyorum dedim ben okumak istiyorum. Eşme Endüstri meslek lisesinde okudum. Okulumuz 3.yılı mezunlarını veriyordu. Üniversiteye kazanan ilk kız öğrenci bendim. İyi ki de okumuşum. Ailemin durumu olmadığı için bir de okumama karşı çıktıkları için, okumayı çok seviyorum ya açık öğretime kayıt oldum. Bir yandan Eşme Fen memurluğunda çalışacaktım bir yandan da okuyacaktım. 1 sene açık öğretimde iktisat bölümü okudum. 2’nci sene beyin kanaması geçirip felç oldum. Çeşitli yerlerden tedavi görerek anca bu kadar iyi oldum. İlk 3 ay yattım, 2 kere beynimden ameliyat oldum. 21 yaşında hayatımın en güzel yerinde, en verimli çağındaydım felç geçirdiğimde. İlk felç geçirdiğimde çok zoruma gidiyordu. Allah’ım beni karınca kadar olsa da yürüt diye dua ediyordum. İnancım sayesinde hep hayata pozitif baktım. Bir hastayım, engelliyim diye kabuğuma çekilip kalmadım, ben de varım dedim. Şiir yazarak tedavi ettim kendimi ve 2 kitap çıkardım. Çocuğum yok, hiç evlenmedim.
Yazmaya Ne zaman başladınız?
Yazmaya ortaokulda başladım. Kompozisyon derslerimiz oluyordu. Diğer arkadaşlarım giriş kısmını yazarken daha, ben hemen bitirip teslim ediyordum. Okulda küçük küçük skeçler yazar oynardım. Ödevlerimi yaptığımda öğretmenim bana sen edebiyatçı olacaksın aynı yerde görev yapacağız derdi. Nasip olmadı. Atatürk Kültür Merkezi’nde engelliler haftasında yapılan bir etkinliğe konuşmacı olarak katıldım. Umudunu kaybetmiş kadınlar varsa eğer onlara umut olmak istiyorum. Ortaokul ve lisede yazdıklarımı bir yerde toplamak isterken, arkadaşlarım sana bir kitap çıkartalım dediler. Eserlerim kitap haline gedi. Hayallerim gerçekleşti yazar oldum. İlk baskıda 500 adet basıldı. Bence her kadın bir meslek sahibi olmalı. Kendi ayakları üzerinde durabilmeli. Tüm emekçi kadınların kadınlar gününü kutluyorum. “ dedi.
(Özel Haber)