Güneş, Avrupa ırkı büyükbaş hayvan beslemenin de çok pahalı olduğunu, bu yüzden et fiyatlarının da yüksek olduğunu belirtti.

Uşak’ın ilçelerinde küçük sarsıntılar Uşak’ın ilçelerinde küçük sarsıntılar

Güneş, Tarım ve Orman bakanı İbrahim Yumak’a; “Sayın Bakanım, bizim Uşak ilimizde de yürüyen projelerimiz var; başta Sayın Cumhurbaşkanımıza, Tarım Bakanlığımıza şimdiye kadar vermiş olduğu desteklerden dolayı çok teşekkür ederiz.

Burada bizim için önemli olan, Uşak İçme Suyu Projesi var. Gökkaya Barajı, bunun yatırıma alınması lazım. Yine, ihale aşamasında olan Uşak arıtma tesisi var. Yine, Eşme ilçesinin içme suyu var. Yine Banaz, Dümenler'de; Banaz, Alaba'da kapalı sulama sistemine geçilmesi lazım. Bir de Eşme için önemli olan, Eşme Kocabey Barajı'nın yapılması en büyük arzularımızdandır” diyerek Uşak adına taleplerini iletti.

“Et üretiminde eskiye göre çok iyiyiz”

Güneş, “Tabii, son dönemde savaşların ortaya çıkmış olması, diğer taraftan da kuraklığın hâkim olması tüm dünyada gerçekten de önemli olan gıdayı daha da önemli hâle getirmiştir ve dolayısıyla da bundan sonra dünyada artık gıda çok değerli hâle gelecektir. Burada, Sayın Bakanım, tabii ki muhalefetten arkadaşlar pek çok eleştirilerde bulundular. O eleştirileri bize vatandaşlarımızda dile getiriyorlar ve bu muhalefet, bakıyorsun, bazen çok karamsar tablo çiziyor ve bu buna baktığımız zaman, verileri bu şekilde söylemiyor. İşte, isterseniz tarımsal hasılaya bakın, isterseniz tarımsal ihracata bakın ve isterseniz büyükbaş hayvan varlığımıza bakın, küçükbaş hayvan varlığımıza bakın ve kırmızı et üretimimize bakın, gerçekten de her alanda eskiye göre çok çok iyiyiz biz. Fakat şöyle bir şey var, bu bize yeter mi arkadaşlar? Bu bize yetmez, daha iyisini yapmamız lazım, bizim hedefimiz bu. Bizi muhalefetten ayıran en önemli özellik; muhalefet eleştiriyor fakat pek fazla çözüm önerileri ortaya koyamıyor dedi.

“Tarımda üretim istikrarını sağlayamadık”

Güneş, sözlerine şöyle devam etti: “Sayın Bakanım, en önemli konu, istikrar, üretim istikrarı. Bizim belki de yapmakta en çok zorlandığımız şey üretim istikrarı. Bugün üretim istikrarını sağlama adına siz tarımsal destekler veriyorsunuz, işte, ürüne destek veriyorsunuz; mazota, gübreye, tohuma, tarlaya, her şeye destek veriyorsunuz ama bizde çiftçi şunu istiyor Sayın Bakanım: Diyelim ki buğdayı ben ektiğim zaman, gelecek yıl buğdayın fiyatı, taban fiyatı kaç para olacak ve dolayısıyla da nohut ettiğimde, haşhaş ektiğimde bunun taban fiyatı kaç para olacak? Benim buradan zarar etmemem lazım. Dolayısıyla da Türkiye'de, işte, bir yıl patatesin çok pahalı olması, bir yıl çok ucuz olmasının nedeni, üretimi bizim dengeleyemememiz. Üretim de bir tarafta tabii ki sizin programlamanız var, bir tarafta da Allah'ın programlaması var, onu bilemeyiz biz, ona müdahale de edemeyiz tabii ki; bir kuraklık oluyor, olmayabiliyor. Ama diyelim ki bugün nasıl şeker pancarında biz ne kadar ekeceksek o kadar kota veriyorsak, haşhaşta ne kadar kota veriyorsak, tütünde ne kadar kota veriyorsak, hangi ile hangi ürünleri ektirmek istiyorsak biz, diyeceğiz ki mesela Sayın Bakanım: "Biz şu illerde şu, şu, şu ürünlere sadece destek verelim." Biz diyelim ki gübre desteğinden vazgeçelim, mazot desteğinden vazgeçelim, işte gübrede ve yemde KDV'yi kaldırdık, kime yaradı? Hiç kimseye yaramadı arkadaşlar, sadece üretenlere yaladı. Dolayısıyla da burada esas problem, üretimi istikrara kavuşturmak. Yani çiftçinin ne kazanacağını bilmesi lazım, en önemli problem bu.

Avrupa’ya göre et pahalı

Diğer taraftan, hayvancılıkla ilgili de bizim hayvan sayımız arttı. Ama Sayın Bakanım, bu büyükbaş hayvan, özellikle Avrupa ırkı, bizim bu coğrafyaya çok uygun değil; biz bunların hepsini elde besliyoruz, hepsini hazır yemle besliyoruz, maliyetleri yüksek; yüksek olunca tabii ki Avrupa'ya göre et de pahalı. Bir taraftan üreticimizi korumamız lazım, bir taraftan da tüketicimizi korumamız lazım, dengede gitmemiz lazım. Burada daha çok küçükbaş hayvan sayısını nasıl artırabiliriz? Özellikle keçi varlığımızı çok daha artırmamız lazım. Keçi, maliyeti en ucuz olan hayvanlardan bir tanesidir. Dolayısıyla da özellikle çobanlarda -çoban bulmak zor bugünlerde- diyelim ki 200 baş küçük hayvandan fazlasının SGK primini biz destekleyelim. Burada esas önemli olan, benim vurgulamak istediğim; biz bu destekleri, destek miktarını çok artırdık, daha da artırabiliriz ama önemli olan, bunu ürüne vermemiz lazım ve fiyat garantili yapmamız lazım.

Dünyanın en büyük 5. Gölet’ini yaptık

Tabii ki burada ormanlarla ilgili çok şey söylendi, gerçekten de 6,6 milyar ağaç dikmişiz arkadaşlar biz, yani bu dile kolay. Türkiye'deki ağaç, orman varlığını yüzde 30'lara çıkartmışız. Diğer taraftan, göletlerle ilgili, dünyanın en büyük 5'inci göledini biz yapmışız. 742 tane baraj yapmışız arkadaşlar biz, baraj yapmışız, dünyanın en büyük 5'inci barajını yapmışız. Uşak ilimizde de 18 baraj, 15 adet gölet, 42 adet de sulama tesisi yapmışız.”

(SALİH KILINÇ / HABER)

Editör: Seher ZEYBEK