Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığımızın ve Bakanlığa Bağlı Kurumların 2024 Yılı Bütçe görüşmeleri sırasında AK Parti Uşak Milletvekili İsmail Güneş'in; ""kadınların 38 erkekler 43 yaşında emekli oluyor SGK açık veriyor" sözleri Plan ve Bütçe Komisyonu'nun muhalefet milletvekillerinin tepkisine nedn oldu.

Muhalefet milletvekiilleri; "Sizin zamanınızda oldu" diyerek Güneş ile tartıştılar.

Bu tartışmalar TBMM tutanakalrında şu şekildde zabta geçirildi:

"Öncelikle, tabii ki, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığımızın temel amacı ne derseniz? Öncelikle vatandaşlarımızın iş bulmasını temin etmek, istihdamını sağlamak, sürdürülebilirliği sağlamak, çalışan vatandaşlarımızın güvenli bir şekilde çalışma hayatını devam ettirmek ve diğer taraftan da emeklilerimizin hakkını, hukukunu gözetmek. Tabii, bu pencereden "Çalışma Bakanlığımız ne yaptı?" diye baktığımız zaman, tabii ki şunları yapmış: "17 tane destekleme projesiyle istihdamı nasıl arttırabilirim?" demiş. Mesela bunların bazılarından bahsedeceğim, demiş ki: "Eğer siz genç, kadın istihdamı yaparsanız, herhangi bir meslek belgesi olan birini istihdam ederseniz, ben SGK, işveren primine destek ödüyorum." Diğer taraftan, "Engelli kardeşlerimize -o kanunun öngördüğü haricinde- ek, ilave istihdam sağlarsınız buna da destek veririm." demiş. "Araştırma, geliştirme ve tasarım faaliyetleriyle ilgili herhangi bir işletme açarsanız bunlara destek veririm." demiş. Yine "Genç girişimciler olarak bir iş yeri açtığınız zaman buna belli bir süre destek veririm." demiş. Diğer taraftan "İşsizlik ödeneği alan bir kişiyi istihdam ederseniz buna destek veririm." demiş. Diğer taraftan "Eğer sosyal yardım alan bir kişiyi istihdam ederseniz buna yardım ederim." demiş. Diğer taraftan "Çok tehlikeli iş sınıfında çalışan vatandaşlarımıza daha fazla ilave istihdam sağlarsanız buna destek veririm." demiş. Bir de demiş ki: "Eğer işveren kaidelere, kurallara uyarsa ve diyelim ki iş yerinde iş kazası olmazsa ben bunlara destek veririm." demiş ve dolayısıyla da aylık bir işçi başına 500 TL de destek vermiş. "Bunları yapmış da ne olmuş?" derseniz bunları yapınca aşağı yukarı 12 milyon istihdamımız -2002'deki 12 milyon istihdamımız- 2023 yılında 24 milyon 900 bine çıkmış ve dolayısıyla da istihdam oranı yüzde 48'lere çıkmış, istihdam olan vatandaş sayımız da 31 milyon 600 bine çıkmış.

Şimdi, tabii ki, bunun yanında arkadaşlardan bazıları dedi ki "SGK açık veriyor." Arkadaşlar, şöyle bir şey, bir ülke düşünün ve kadınların 38 yaşında, erkeklerin 43 yaşında emekli olduğu, on beş yıl prim ödeyerek emekli olan başka bir ülke bana gösterebilir misiniz arkadaşlar?

MEHMET RÜŞTÜ TİRYAKİ (Batman) - Sizin zamanınızda oldu.

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - On beş yıl, on beş yıl.

(Gürültüler)

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Ve dolayısıyla da, şimdi, ondan sonra diyorsunuz ki: "SGK...

MEHMET RÜŞTÜ TİRYAKİ (Batman) - Tamam, sizin zamanınızda 38 yaşında kimse emekli olmadı.

OTURUM BAŞKANI ORHAN ERDEM - Lütfen arkadaşlar. Söz aldığımızda cevap verelim.

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Arkadaşlar, siz kendinizi hep muhalefete göre programlamışsınız ya. Nasıl olacak bu iş? Nasıl olacak bu iş arkadaşlar? Ya, gelin bir de bu taraftan bakın. Yani SGK açık veriyor mu? Veriyor. Bakın arkadaşlar, ben size söyleyeyim...

ORHAN YEGİN (Ankara) - Bu dili değiştirmeden gelemezler.

Uşak yöneticileri sporda hünerlerini sergiledi Uşak yöneticileri sporda hünerlerini sergiledi

MEHMET RÜŞTÜ TİRYAKİ (Batman) - Dikkate almaya başladınız, niye? Muhalefeti eleştiriyordunuz, ne oldu?

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - SGK'nin topladığı tüm primleri, mesela çalışan bu kadar kişi var ya, 31 milyon 600 bin, bunların emeklilik primini, sağlık primini, hepsini topluyorsunuz, emekli maaşını karşılama oranı yüzde 95 arkadaşlar. Gerisini nereden karşılıyoruz? Gerisini bütçeden karşılıyoruz. Peki, bunun bir de diyelim ki sağlık giderleri var mı? Sağlık giderleri var. Onu nereden karşılıyoruz? Yine bütçeden karşılıyoruz.

ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) - Dolaylı vergi alıyorsun vatandaştan, ondan sonra bunu anlatıyorsun.

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Hem diyeceksiniz ki "Ya, bütçeden niye transfer yapıyorsunuz?" hem de bunların nasıl olduğunu bilmeyeceksiniz arkadaşlar.

ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) - Akaryakıttan alıyorsun, içki ve sigaradan alıyorsun.

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Peki, tüm primlerin, toplanan primlerin diyelim ki bak...

MEHMET RÜŞTÜ TİRYAKİ (Batman) - SGK Başkanı burada, sizden önce sağlık artıdaydı artıda.

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Şimdi bak, onu da, onu da söyleyeyim, onu da söyleyeyim.

MEHMET RÜŞTÜ TİRYAKİ (Batman) - Söylesin, 2002'den önce sağlık artıdaydı.

YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) - Sağlık mı vardı, ne vardı ya!

RESUL KURT (Adıyaman) - Sağlık var mıydı?

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Bir dakika, onu da söyleyeyim.

RESUL KURT (Adıyaman) - Sağlık mı vardı? Bilmeden konuşuyorsun ya! Boş konuşuyorsun!

(Gürültüler)

OTURUM BAŞKANI ORHAN ERDEM - Arkadaşlar, sayın Komisyon üyeleri; lütfen konuşmanın insicamını bozmayalım.

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Arkadaşlar, bakın şöyle söyleyeyim size...

MEHMET RÜŞTÜ TİRYAKİ (Batman) - SGK Başkanı söylesin.

RESUL KURT (Adıyaman) - Boş konuşma! Yani konuşmuş olmak için konuşmayın!

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Şöyle söyleyeyim, bizden önce diyelim ki tüm toplanan primlerin SGK'nin sağlık da dâhil tüm giderlerini karşılama oranı kaç? Yüzde 60. Bizden sonra kaç? Yüzde 74,6.

MEHMET RÜŞTÜ TİRYAKİ (Batman) - Ben sorumu sordum.

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Bak sağlık da aynı. Bak, bir dakika.

(Gürültüler)

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Şimdi bunları arkadaşlar, bir dakika dinleyin, bilmiyorsunuz.

Diğer taraftan asgari ücrete gelelim. Asgari ücret biz de isteriz, 20 bin olsun, 30 bin olsun arkadaşlar, 40 bin olsun.

MEHMET RÜŞTÜ TİRYAKİ (Batman) - Olsun.

SEZAİ TEMELLİ (Muş) - Olsun.

MÜZEYYEN ŞEVKİN (Adana) - Doğru yerde kullanırsanız kaynakları olur.

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Olsun. Bakın arkadaşlar, sizin bilmediğiniz netice şurada: Asgari ücreti biz yükseltelim, asgari ücreti kim ödüyor?

AHMET VEHBİ BAKIRLIOĞLU (Manisa) - Enflasyon artar, enflasyon.

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - İşverenler ödüyor arkadaşlar. Biz aldığımızda kayıt dışılık ne kadarmış? Yüzde 50. Şimdi kayıt dışılık kaça düşmüş? Yüzde 25'e. Eğer siz asgari ücreti çok fazla arttırırsanız kayıt dışılığı arttırırsınız arkadaşlar.

AHMET VEHBİ BAKIRLIOĞLU (Manisa) - Enflasyon artar, Maliye Bakanı öyle diyor.

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Yoksa ödeyenler işverenler. Burada önemli olan nedir? Daha çok burada işsizliği azaltmamız lazım bizim. İşsizliği azaltmak için daha çok teşvik vermemiz lazım, yeni fabrika açmamız lazım. Yılda yüzde 5 büyürsek arkadaşlar biz, anca yeni doğanların iş gücüne katılımını sağlayabiliriz.

ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) - Sosyal Sigortalar Kurumunun hastanelerini sattınız siz.

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Ama daha fazla büyümemiz lazım arkadaşlar.

Diyelim ki arkadaşlar, sizin böyle bir derdiniz yok ki, zaten ne anlarsanız? Her gelen talebe "evet" diyorsunuz. Ne kadar bunun külfeti var, bilmiyorsunuz. Nasıl idare edilecek, bilmiyorsunuz arkadaşlar.

ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) - Her kurumun hastanesi vardı. Sigortanın hastanesini toplu konut alanı yaptınız.

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Diğer taraftan, bak, arkadaşlar, şu anlamda, bazı arkadaşlar altın ile asgari ücreti kıyaslıyor. Kardeşim, 2003 yılında altının onsu 300 dolar, şimdi kaç dolar? 2 bin dolar. Bana bir tane altın bazında, dünyada, asgari ücreti artmış bir tane ülke gösterin ya, bir tane.

YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) - Hadi bakalım, hadi gösterin, hodri meydan.

ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) - Bir siz varsınız.

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Bir tane gösterin, hadi bakalım, gösterin.

Ama bak, ben size söyleyeyim arkadaşlar. Asgari ücret 2003'te kaçmış? 130 dolar. Şimdi kaç? 400 ile 450 dolar arasında değişiyor. Arkadaşlar, bakın, dolar, dolar.

ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) - Alım gücü neydi, alım gücü?

MÜZEYYEN ŞEVKİN (Adana) - Alım gücüne bak?

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Dolar, dolar.

ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) - Asgari ücretli ev kirasını ödeyemiyor ya.

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Şimdi, bakın, arkadaşlar, bir de bunun öbürü yükü var, öbür tarafı var. Eğer asgari ücreti biz diyelim ki 500 doların daha da üzerine çıkardığımız zaman bu sefer de ihracatçımız bundan etkileniyor. Yani hepsi bir denge içinde. Biz de istiyoruz bunu artıralım ama bakın, arkadaşlar, ben size şunu söyleyeyim...

ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) - Asgari ücretle Ankara'da 2 odalı ev kiralayamazsınız.

OTURUM BAŞKANI ORHAN ERDEM - Sayın Gürer, böyle bir usulümüz yok, karşılıklı lütfen konuşmayalım.

AHMET VEHBİ BAKIRLIOĞLU (Manisa) - Bize bakarak söylüyor.

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Arkadaşlar, Uşak'ta bazı sektörler var ki diyelim ki asgari ücretin 2-3 katına dahi eleman bulamıyor. Bizim esas sorunumuz işsizlikten ziyade iş beğenmemeyle ilgili veya daha hafif iş, daha yüksek ücretle ilgisi var.

ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) - Asgari ücretle ev kiralayamazsın.

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Şimdi, bakın, arkadaşlar, Uşak'ta bir firma Uşak'tan işçi bulamadığı için Nepal'den işçi getiriyor, Nepal'den; tamam mı? Nepal'den işçi getiriyor. Bunu nasıl açıklayacaksınız arkadaşlar?

Diğer taraftan, Sayın Bakanım, tabii sürem de az kalıyor, bir de iş sağlığı ve güvenliği var. 2012 yılında 6331 sayılı bir Kanun çıkardık biz. Bu kanun neticesinde iş yerlerini "az tehlikeli, tehlikeli ve çok tehlikeli işler" diye ayırdık ve bunun neticesinde burada uzmanlarımız, hekimlerimiz çalışıyor, iş sağlığı ve güvenliği hekimleri. Kaç kişi istihdam ediliyor burada? Aşağı yukarı 74 bin uzman, 28.500 de hekim istihdam ediliyor; aşağı yukarı bir bakanlık gibi. Burada, 2014 yılında bir uygulamaya gittik, özellikle tehlikeli ve çok tehlikeli işlerde hayata geçirdik, az tehlikelilerde biraz daha problemimiz var.

Sayın Bakanım, benim burada sizden esas istirhamım şudur: Bu özellikle iş sağlığı ve güvenliği hizmeti sunan arkadaşların veya firmaların ücretlerini patronlardan almaması gerekir çünkü patronlardan alan bir hizmetin o kurumu denetlemesi, ona yaptırım yapması mümkün değildir. Nasıl -diyelim ki- yapı denetim firmalarında Bakanlığa yatırıyorlar, Bakanlık onlara sırasıyla bunları dağıtıyorsa aynı bu şekilde iş sağlığı ve güvenliğini de buna atmamız lazım.

İş sağlığı ve güvenliğinde önemli adımlar attık, eski sisteme göre ölümcül iş kazalarını, işte, 100 binde 13'lerden -diyelim ki- 6'lara çektik. Bu da yüksek, bunu da daha aşağı indirmemiz lazım. Buradan tabii ki gerekli adımları mutlaka atmamız lazım.

ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) - Doğru.

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Şimdi buradan bir şey söyleyeceğim biraz daha süre verirseniz.

Sayın Özlale gitmiş ama kendisi tabii ki özverili şekilde hazırlanmış, tebrik ediyoruz.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

OTURUM BAŞKANI ORHAN ERDEM - Sayın Güneş, bir dakika uzatıyorum.

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - İki dakika Başkanım.

ORHAN YEGİN (Ankara) - Başkanım, çok sözü kesildi İsmail Ağabeyin.

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Şimdi orada dedi ki: "Biz normalde istihdamın daha çok -diyelim ki- kamu tarafından değil, özel sektör tarafından yapılmasını isteriz." Dolayısıyla da ben onu, ondan beklerdim çünkü kamudaki verimlilik daha az, özel sektördeki daha fazla. Bunu örneklendirmek isterim ama vaktim yok.

Diğer bir şey...

MEHMET RÜŞTÜ TİRYAKİ (Batman) - Bu doğru değil.

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Ya arkadaşım, ben size şunu söylerim: Uşak Şeker Fabrikasında 500 kişi çalışıyor ve 25 ton şeker üretiyorlar.

MEHMET RÜŞTÜ TİRYAKİ (Batman) - Kârı düşünürsen doğru, verimlilik sadece kâr değil, kamusal hizmetlerin başka nitelikleri de var.

OTURUM BAŞKANI ORHAN ERDEM - Sayın Tiryaki, söz alacaksınız on dakika sonra.

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Ya, bir dinle kardeşim Allah aşkına ya.

Torku Şeker Fabrikasında 375 kişi çalışıyor, 75 ton şeker üretiyorlar; hangisi daha verimli yani Allah aşkına?

MÜZEYYEN ŞEVKİN (Adana) - Bunun için mi cumhuriyet tarihinde ilk defa şeker ithal ettiniz?

ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) - Devlet de mi sömürsün özel sektör gibi?

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Şimdi, diğer bir taraftan, Sayın Temelli'ye şöyle bir şey söyleyeceğim... Gerçekten de çok üzüldüm yani sanki biz Kürt kardeşlerimizin istihdamını, bir yerde çalışmasını önlüyormuşuz gibi bir algı yarattı.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

OTURUM BAŞKANI ORHAN ERDEM - Lütfen toparlayın.

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Kardeşim, toplumun böyle bir sorunu yok yani bizim Uşak'ta Kürt kardeşimiz de var Türk kardeşimiz de var başka etnik kökenden kardeşimiz de var. Biz hiç kimsenin etnik kökenine, dinine, inancına, bilmem nesine bakmayız; biz işine bakarız, öyle bir şey yok, onu söyleyeyim.

Diğer bir şey, Sayın Köksal'ın kendisi burada yok ama medikal marketlerle ilgili serzenişte bulundu. Medikal marketlerin içinde onu yöneten kişinin şahsi yanlışı olabilir ama şöyle bir şey var: Medikal market kurulması önceden beri gerekli olan bir yapıydı. Niye diyeceksiniz? Diyelim ki bugün Türkiye'nin ücra bir hastanesindeki bir başhekim ihaleye çıkıyor ve diyelim ki 1.000 tane enjektör alıyor; çok fazla giren olmuyor, daha fahiş fiyata alıyor, bir başka yer de daha farklı fiyat alıyor, hepsi Basın İlan Kurumuna ilan veriyor...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Toparlıyorum Başkanım, hemen toparlıyorum.

OTURUM BAŞKANI ORHAN ERDEM - Buyurun.

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Oysa bunu, hepsini, toptan -diyelim ki- milyonlarca enjektörü SGK kurumu aldığı zaman veya Devlet Malzeme Ofisi aldığı zaman oradan rahatlıkla alabiliyoruz ve fiyatlarda herhangi bir sorun olmuyor ve dolayısıyla da insanların işini kolaylaştırıyor. Buradaki münferit bir iki kişinin hatası vardır yoktur bilemem ama bu işin yanlış olduğunu düşünmek son derece yanlış. Ben başhekimlik yaptım ve dolayısıyla bu işlerin içinde uzun süre bulundum ve çok iyi biliyorum. Dolayısıyla da bu düşüncesinin yanlış olduğunu ifade etmek istiyorum.

Sayın Bakanım, bütçemizin hayırlara vesile olmasını diler, hepinizi saygıyla selamlarım."

(SALİH KILINÇ / HABER)

Editör: Seher ZEYBEK