İstanbul’da meydana gelen 6.2 büyüklüğündeki deprem Uşak’ta da hissedildi. İnşaat Mühendisleri Odası Uşak Şube Başkanı Ümit Alp, deprem değerlendirmelerinde bulunarak Uşak’tan bahsetti.
Türkiye’nin deprem kuşağında bulunan bir ülke olduğunu söyleyen Alp, “Her zaman, her an deprem olabileceğini biliyoruz. Hazırlıklı olmak zorundayız. Bu deprem bize şimdilik çok acil bir haberci oldu. Bu haberin arkası çeşitli bilim insanlarının söylemine göre Kuzey Doğu Anadolu fay hattının her zaman çok ciddi büyüklüklerde deprem üretme kapasitesinin olduğunu gösteriyor. İnsanları depremler değil, yanlış, düzensiz, doğru yerlere yapılmayan binalar öldürür. Yapıların güvenliğiyle ilgili doğru yapıları tercih etmeliyiz” dedi.
Uşak depreme hazır bir şehir mi?
Uşak’ı doğrudan etkileyen bir fay hattı bulunmadığını ancak, komşu illerde aktif deprem üreten fay hatlarının Uşak için tehlikeli olabileceğini belirten Alp, “Şehrimizle ilgili fay hatlarını düşündüğümüzde, yöremizi en çok etkileyen ve enerjisini aktaran fay hattının Gediz’den geçen Simav fay zonu olduğunu biliyoruz. Simav’dan başlayıp, Gediz Merkez civarından geçip, Muratdağı’nın üzerinden Banaz Hatıplar köyüne doğru inen bir hat. Bu hat üzerinde her 150 yıl içerisinde 7 büyüklüğünde bir deprem olma olasılığı her zaman müsaittir. Kırılmayan hatları var, kırılması bekleniyor. Gediz Nehri boyunca başlayıp, Salihli ovasının bir kısmı, oradan Alaşehir hattından Sarayköye’e doğru giden bir fay zonu daha var. Bu fay zonunun her an deprem oluşturma olasılığı yüksek. Ve şehrimizi etkileme şansı en yüksek bölgelerden biri. Bir diğeri zaman zaman küçük depremlerin olduğu ve büyük bir deprem beklenen Çivril ve Baklan bölgesi arasındaki Bozkurt ilçesi de olabilir, o alandaki depremler Uşak’ı etkilemesi beklenen depremlerdir. Sandıklı Dinar hattı da Uşak’ı etkiliyor. Şehrimizin etrafında kırıklı fayların olması sebebiyle her zaman her an her noktada deprem olması yüksek. Hatta olmayacak bir yer diye düşündüğünüz yerlerde bile olma ihtimali yüksek. Çünkü fayların hepsini biz tespit etmiş değiliz. Biz son 200 yıldır veri üreten fayları işaretlemiş durumdayız. 200, 300 yıldır deprem üretmeyen, yazılı evraklara girmemiş faylardan da deprem beklenebilir” dedi.