Sanrım Uşak’ta en köklü alt yapı çalışması; 1994-1999 yıları arasında dönemin vizyon sahibi Uşak Belediye Başkanı Sayın Erhan Akçay döneminde yapılmıştı. Yani Uşak’ın su, kanalizasyon ve yol gibi alt yapı çalışmalarının üzerinden yaklaşık 30 yıl geçti. Uşak nüfusu arttı, malzemeler çürüdü. Yani Can dostlar, çok yakın zamanda yine ana su boruları veya kanalizasyon boruları patlar, cadde ve yollar çökerse şaşırmayın. Beklenen bir durumdur. Artık alt yapı bu yükü kaldırmıyor.
Selvi boylum civan başkanımın çok gezdiğine ben inanmıyorum
Bir gün Nasreddin Hoca'nın evine, komşu kadınlardan birisi gelerek:
– Hocam, demiş, senin karın çok geziyor.
Nasreddin Hoca:
– Yanlışın var, demiş.
Kadın iddiasında diretmiş:
– Ben, senin karının çok gezdiğini, kendi gözlerimle görüyorum, demiş.
Nasreddin Hoca da fikrinde diretmiş:
– Ben de yanlış olduğunu söylüyorum. Eğer senin dediğin gibi, bizim hanım çok gezseydi, arada sırada bizim eve de uğrardı.
Bizim Başkan Özkan Yalım’da 31 Mart’ta seçildi. Finlandiya, Almanya, Hollanda, Çin, dünyayı dolaştı. Yurt içerisinde gittiği yerleri saymıyorum bile)
Ben onun çok gezdiğine inanmıyorum. O kadar çok gezseydi ara sıra Uşak Belediyesi’ne de uğrardı.
Asker savaşta komutanını cephede görmek ister
Başkanım civanım Özkan’ım enteresan bir adam doğrusu. Durup dururken vekalet bırakıp makamını bırakıp yurt dışına gidiyor. Kendini eski tabirle “Şehrül-Emin” yani şehrin en güvenilir kişisi seçen Uşak halkını sık sık dertleriyle baş başa bırakıyor.
Her asker savaşta komutanını cephede düşmana karşı en önde görmek ister. Savaştan kaçan komutan korkaktır. Korkak komutanı olan ordu yenilmeye mahkumdur.
Uşak’ın sorunu ambulans ya da yüksek merdivenli itfaiye aracı mı?
Dedik ya Başkan Özkan Yalım enteresan bir kişilik diye. Çin’e gidiyor. Orada bir şey görüyor. “Sürücüsüz toplu taşım aracı gördüm. Onu Uşak’a getireceğim”, “Uşak’ta 17 katlı binada yangın çıksa müdahale edecek itfaiye aracı yok. Almanya’dan alacağım”, “Aha burada bir ambulans gördüm. Onu getireceğim”.
İyi de birader, Uşak’ın trafiği berbat yollar çekmiyor. (Gerçi kendileri; “Bunların kafası basmaz, ben ulaşım uzmanıyım” diyordu ya neyse)
Su boruları çürüdü, kanalizasyon ve yağmur drenaj sistemi ihtiyaca cevap vermiyor. Hepsinin yenilenmesi gerekiyor.
Bence Yalım’ın Uşak’a şu ana kadar yaptığı en yararlı işi 30 tonluk tarhana kazanı olabilir. Hata bu kazandan şöyle 20-30 adet yaptırsa içine su doldurur, ana boru patladığında ki mutlaka patlayacak, su deposu niyetine kullanırdık.
Çözüm basit: Uşak’ın alt yapısını baştan aşağı yenilersin sorun hallolur. Festivaller, yurt dışına gitmek için uydurulan bahaneler günü kurtarabilir. Ama Uşak’ı asla…
İki gözümün çiçeği canım Uşaklım kusura bakmasın.
Söylemeye dilim varmıyor ama Uşaklı olarak ne milletvekili seçmesini biliyoruz ne de belediye başkanı…
