Eşim Gül Hanım pazarları çok sever. Sal Pazarı, Çarşamba Pazarı her hafta dolaştığımız pazaryerleridir. Nadiren de Kemalöz Kapalı Pazarına gideriz.

Ben Pazar gezmeyi sevmem. Ama esnafla sohbet etmek çok hoşuma gider. Birkaç tandık denk gelirse selamlaşır muhabbet ederiz. O yönden pazara gitmeyi severim.

Az evvel, kapalı Sigorta pazaryerine gittik. Artık alışveriş ede ede ahbap olduğumuz bir pazarcı kadına; “Yav, sizin burası dışarıdan daha kötü insan nefes alamıyor” dedim.

Kadıncağız, ”Valla burası cennet gibi. Asıl sen o Çarşamba pazaryerini gör. Cehennemin dibi. Allah kimseyi oraya düşürmesin. Birçok pazarcı arkadaşımız oraya tezgâh açmaya bile korkuyor. Her hafta oraya atılan sergi sayısı azalıyor” dedi.

Pazarcı ablam çok dertliymiş ki, nedenini sorunca, sağanak halinde döküldü.

“Orada biz sıcağın altında satış yapmaktan çok güneşin geldiği yöne şemsiye çevirmekle vakit geçiriyoruz. Sıcakta malımız bozuluyor. Koyacak yer yok. Bizde sıcakta beyin kanaması geçirmeyelim diye gölgede kalmaya çalışıyoruz.

Sattığımız meyve ve sebzeler öğlen olmadan başlıyor buruşmaya. Akşam olmadan bir kısmını atmak zorunda kalıyoruz. Buradan Pazar alış verişi yapan vatandaş sayısı da her geçen gün düşüyor. İşlerimiz Çarşamba günleri artık pekiyi gitmiyor. Eski yerinde mal yetiştirmekte sıkıntı yaşardık. Pahalılık bir yandan, şehre uzak oluşu bir yandan hem vatandaşa hem bize büyük sıkıntı yaratıyor.

Burada araç park yerleri gölgede, insanlar güneşte, sıcağın altında. Bu bize reva mıdır? İnsan olarak otomobil kadar değerimiz yok “şeklinde yakındı.

Geçtiğimiz yılın Aralık ayında çarşı merkezinde bulunan eski pazaryerinden kentsel dönüşüm alanına taşınan pazaryerini gezen Uşak Belediye Başkanı Mehmet Çakın,  yeni pazar yerinde eksikliklerin en kısa sürede tamamlanacağını Çarşamba Pazarı’nın eski bir pazaryeri olduğunu ve Çarşı Uşak tamamlandığında pazarın eski yerinde hizmet vermesini istediklerini belirtmişti.

Anladığım kadarıyla ne yeni pazaryerinin eksiklikleri tamamlandı, ne de geçen 8 aylık süreçte Çarşı Uşak için bir kazma vuruldu. Çarşı Uşak niçin başlatılamadı?

-       “Efendim araya deprem girdi de bakanlık deprem bölgesinin inşasına ağırlık verdi. Onun için başlatılmadı da… “

İyi de madem çabucak bu proje hayata geçmeyecekti niçin buradaki pazarcıları niçin yerinden yurdundan ettiniz?

Vatandaşı da şehir içerisinde kolayca pazarını görmekten mahrum bıraktınız.

Çarşı Uşak projesinin yapılması için imza veren birçok yerli esnafta bana işlerinin gittikçe düştüğünü, vatandaşın alışveriş için artık çay kenarını tercih etmediğini aktardı.

Birçok esnafta, “Uşak’a hayrımız dokunsun, bölge hareketlensin” diye imza verdi ve işyerini boşalttı. Perişan olduğunu söylüyor. Belediyenin kendilerine yer gösterme sözü verdiğini, ama hiçbir hareket olmadığını, işyeri açmak için belediyeden hareket beklediklerini ve perişan olduklarını söylüyor.

Anladığım kadarıyla “Çarşı Uşak” projesine kimsenin itirazı yok. Herkes çay kenarının güzelleşmesini kalkınmasını istiyor. Ama insanları bu ekonomik darboğazda temelli sıkıntıya sokup perişan etmenin hiçbir anlamı yok. Yapılacaksa bir an önce yapılmalı.

Geciken her gün için maliyet artar ve projenin hayata geçirilmesi her geçen gün zorlaşır. Bunu biz, 29 kilometrelik Güney Çevre yolunda da yaşamıştık. Dönemin Ulaştırma ve Alt yapı Bakanı Binali Yıldırım yolun maliyetini 2013 yılında 80 milyon TL olarak açıklamıştık. Şu anda 2 milyar TL’yi geçti.

Bir şey yapılacaksa yapılır. Lafla peynir gemisi yürümez.