Uşak’ta CHP, 35 yıllık aradan sonra Uşak Belediye Başkanlığını aldı. Ancak değişen bir şey yok. Ha AKP, ha CHP. İmam bildiğini okurmuş.

Defalarca yazdım söyledim. “Uşak’ın önceliği festivaller ya da hafif raylı sistem gibi uçuk kaçık mega projeler değil., klasik temel belediyecilik işleridir” diye…

Ne oldu? Tam da Uşak’ın Kurtuluş Günü olan 1 Eylül Pazar günü sağanak yağış oldu, her yeri sel bastı. Beklenen bir şeydi. Herkes de biliyordu. Uşak’a bir bardak yağmur yağsa her yeri sel götürecekti.

Uşak Belediye Başkanı Sayın Özkan Yalım, daha başkan adaylığı döneminde kendisine alt yapı projelerini ilettiğimizde; “ya bunlar proje mi olur canım? Bunlar bir belediyenin yapması gereken sıradan işleridir” diye geçiştirmişti.

Demek ki ne Sayın Yalım ne ondan önceki başkanlarımız alt yapı sorununu önemsemiyor. Olan Uşaklıya oluyor. Benim artık Uşak’ın alt yapı sorunlarının çözüleceğine hiç umdum kalmadı.

Karakolda doğru söyler mahkemede şaşar

Bakın şimdi, geçen yıl, ilginç bir tesadüf yine 2 Eylül 2023 tarihinde sağanak yağış sonucu Uşak’ı seller götürmüş. Aynı tarihli “Sözcü Gazetesine” şöyle bir açıklama yapılmış:

“35 dakikalık yağmurda Uşak kilitlendi. Altyapı yetersiz. Sel suları içinde araçlar var. İnsanlar zor zahmet kurtuldu. Araçların kurtarılması için suyun boşaltılması bekleniyor. Ankara- İzmir istikametlerinde trafik tıkandı. Altyapı Bakanlığı Uşaklının ödediği vergiyi Uşak’a geri versin. Yeni çevre yolunun kavşağında köprümüzü çaldılar. Hala köprümüz yok. O gün bu gündür onlarca araç kaza yaptı. Birinin ölmesi mi gerekiyor? Bütün bu yatırımları doğru dürüst yapın, Uşaklının hakkını verin”

Sizce bu açıklamayı yapan Uşaklı büyüğümüz kimdir? Valla bravo. Bildiniz. O dönem milletvekiliğin tamamlamış, şimdi Belediye başkanımız olan Sayın Özkan Yalım.

Temel evinin verandasında , karısı Fadime'yle oturuyormuş. Verandadan görünen tepenin başından dursun avazı çıktığı kadar bağırıyor,

- ula Temeeeeel , senin karıyı beceriyürlar .!

Temel aldırış etmemiş, karısı yanında ya! Dursun tekrar bağırmış,

- ula Temeeeeel , senin karıyı beceriyürlar .!

Temel gene aldırış etmemiş, Dursun tekrar bağırmış,

- ula Temeeeeel , senin karıyı beceriyürla .!

Temel sonun da dayanamamış, çıkmış Dursun'un bulunduğu tepeye. Temel'in geldiğini fark eden dursun, Temel'e görünmeden inmiş aşağıya, çıkmış Fadime'nin üstüne.

Temel tepeye çıkınca bakmış Dursun yok! Aşağıya eve doğru bakınca ,

- Ulaa, hakkat burdan bakınca öyle görüneymuş...

Demek ki Uşak’ın alt yapı sorunları da muhalefette başka, iktidarda başka görünüyormuş.

Adamın malı su içerisinde. Canının yarısı gitmiş. Ne 30 tonluk tarhana kazanını düşünür, ne de festivale hangi sanatçının geleceğini. Sayın Yalım, Uşak Belediye Başkanı seçileli 6 ay oldu. Uşak ve Uşaklı için geçen bu 6 aylık süreçte ne değişti?

Evet, 6 ay çok kısa bir zaman ama ileride bulunan 4,5 yıllık zaman içinde benim Uşak’ın temel alt yapı sorunlarının çözüleceğine hiç umudum yok. Sayın Yalım, “Her şeyi ben yaptım oldu” mantığıyla tek başına karar veriyor. Uşak İnşaat Mühendisleri Odası, Mimarlar, jeoloji mühendisleri, harita mühendisleri odaları hangi birini yanına alıp “İşte bize şu odamız ya da STK’yla Uşak’ın geleceğine yönelik şu projeyi hazırladık” dediğini duydunuz.

Tek adam her daim yanılmaya mahkumdur. Yanlışını gösteren yoksa gittiği yol karanlıktır. Bu yolun dönüşü de yoktur. Çağdaş yönetimler racon kesmeyle, “Ben ne yaparsam doğrudur” mantığıyla değil; aklın ve bilimin önderliğinde halkın katılımıyla olur. Siz, koltuğa oturduktan sonra halkınıza sırtınız dönerseniz halkta sandıkta size sırtını döner.

Sayın Yalım, partilisiyle kavgalı. Kendi vekiliyle konuşmuyor. Vali ve diğer vekillerle ancak resmî törenlerde bir araya geliyor. STK ve meslek odalara selam bile vermiyor. Kendine muhalefet edenleri belediyenin önünden bile geçirmiyor.

Ben şahsen belediye meclis üyelerine de şaşırıyorum. Hepsini çok yakından tanıdığım başarılı, hatta çok sevdiğim ve takdir ettiğim insanlar var. Onlarda enteresan bir şekilde 6 aydır hiç doğru bir şey yapmadıkları gibi Sayın Yalım’a da doğru yolu göstermezler mi?

Demek ki belediye meclis koltuklarından da bakınca farklı görünüyor.

Nesini söyleyim canım efendim

Gayrı düzen tutmaz telimiz bizim

Arzuhal etsem de deftere sığmaz

Omuzdan kesilmiş kolumuz bizim

Benim bu gidişe aklım ermiyor
Fukara hâlini kimse sormuyor
Padişah sikkesi yâr selam vermiyor
Kefensiz kalacak ölümüz bizim

Serdari hâlımız böyle n'olacak?
Kısa çöp uzundan hakkın alacak

Mamurlar yıkılıp yâr viran olacak
Akıbet alınır öcümüz bizim…

                                                Aşık Serdari (‘)