Bizde yazımıza 8 Mart Emekçi Dünya Kadınlar Günü’nü kutlayarak başlayalım.

Aslında emekçi olmayan kadın yoktur. Ama 1908 yılında ABD’de daha iyi çalışma koşulları isteyen kadınların polis tarafından bir fabrikaya sıkıştırılması ve burada nedeni bilinmeyen bir yangın sonucu 129 emekçi kadının yaşamını kaybetmesi ile böyle bir gün oluştuğu için “Emekçi kadınlar Günü” diye anılmıştır.

Neyse… Biz yine Uşak’a dönelim. Kimmiş bu sınıfta kalan beyler? Birlikte irdeleyelim.

Tabi benim okurlarım zeki insanlardır. Sınıfta kalan beylerden Uşak belediye başkan adaylarını kastettiğimi şıp diye anlamışlardır.  Bana sorarsanız Uşak’ta tüm belediye başkan adayları sınıfta kaldı. Bir sorun bakalım niye sınıfta kaldı? Arz edeyim Efendim.

Geçenlerde; Allah eksikliğini göstermesin AK Parti Uşak Milletvekili Sayın İsmail Güneş, “Uşak Belediyesi’nin 120 milyon dolar borcu vardı. Bu 120 milyon doları belediye başkanımız ödedi ve 10 milyon dolara indirdi” diye bir şeyler söylemiş. Valla 120 milyon Doları Türk parasına çevirmek istedim. Beceremedim. 3,1 milyar lira mı yapıyor, trilyon mu? Konumuz o değil de.

Yani Uşak Belediyesi borç içerisinde yüzüyor anladığım bu. (10 milyon Dolar az para mı?)

Birbirinden değerli çok Sayın Uşak belediye başkan adaylarının projeleri havada uçuyor. Kimisi otogar yapıyor, kimisi stat yapıyor, kimi üretken akıllı şehirler kuruyor, kimi de hafif raylı sistem vaat ediyor.

Beyler!  Oy almak için sayıp döktüğünüz bu vaatleri hangi parayalar yapmayı düşünüyorsunuz? Öğrenebilir miyim?

Yahu, önce ciddi plan yaparak mali yapılanmaya gidin. Alacağınızı, borcunuzu bir çıkartın. Ondan sonra bu uçuk kaçık projelerinizi bizlere yedirin. Para olmadan tuvalete bile gidemezsiniz. (Gerçi Dörtyol tarafında tuvalet olmadığı için burada insanlar parasıyla da tuvalete gidemiyor ya. Neyse)

Tüm Saygı değer adaylarımızın projelerine bakıyorum. Sanırsın Uşak’ı, Paris, Londra Newyork falan yapacaklar. Yazıyı yazarken işyerimin camından dışarıya bakıyorum, yarım saatlik bir yağmurda sokaklar göle dönmüş. Uşak’ta ben doğmadan önce döşenmiş az da alsa asbestli borulardan su içen semtler olduğu söyleniyor.

Uşak, tam bir proje çöplüğü Alt yapısı yetersiz. 10 yılı aşkın bitmeyen projeler çirkin görüntüler yaratıyor. Yollar caddeler araç trafiğini çekmiyor. Durum böyleyken Uşak’ı Newyork’a Londra’ya, Paris’e çeviremeyecek projelerle zaman öldürmeye oy uğruna vatandaşı kandırmaya gerek var mı?

Önce mali yapını düzeltsene

Alt yapını iyileştirsene

Vah benim güzel Uşak’ımın haline vah ki ne vah…

Duayen gazeteci Melih Aşık’tan alıntıdır:

Türkiye Cumhuriyeti’nin 2. Adamı Milli şef rahmetli ismet inönü’nün oğlu merhum Fizik Profesörü Erdal İnönü’ye bir gün, hiç sıcak bakmadığı siyasete yıllar sonra neden girdiğini sorarlar. Yanıt müthiştir:

- Ülkemi benden daha kötüleri yönetmesin diye!

Acaba bende siyasete mi girsem diyorum. Uşak’ı benden daha kötüleri yönetmesin diye.