Bir önceki yazımda 14 Mayıs seçimlerinde yarışacak lider ve milletvekili Adaylarından hiç birinin bana gelecek vaat etmediğini siz can okurlarıma arz etmiştim.

Dün Uşak’a yağan şiddetli dolu ve sağanak yağmur da adeta beni doğrulayan manzaralar sergiledi. Biz hala, yüz yılı aşkın bir zamandır kentimizin alt yapısını çözememişiz, su problemini, kanalizasyonunu çözememişiz. Daha neyi konuşuyoruz ki?

14 Mayıs seçimleri, patates, soğan fiyatları, Uşak’ın bir türlü çözülemeyen alt yapı ve üst yapı sorunları. Vaat çok, 15 Mayıs sabahı yine bir şey yok.

Uşak’ı sel bastı, Hiçbir siyasi partiden ya da adayından bu konu ile ilgili bir açıklma duydunuz mu? Mevcut Belediye Başkanı Sayın Mehmet Çakın’a, “Fırsat bu fırsat” deyip çaksınlar demiyorum. Çünkü, bu sorun 100 yıla yaklaşan bir sorundur. Uşak’ın alt yapısı ile ilgili kapsamlı bir çalışma 1994 – 1999 yılları arasında Uşak Belediye Başkanlığı yapmış Sayın Erhan Akçay döneminde yapıldı.. Sonraki 199 -2004 yılları arasında başkanlık yapan Sayın Ali Erdoğan zamanında bir şeyler yapıldığını hatırlıyorum.  20014 – 2019 yılları arasında başkanlık yapan Sayın Nurullah Cahan’ da Ankara – İzmir Karayolu üzerinde köprülü kavşaklar yapmış, alt geçitlere de bir insan boyunu aşan yağmur suyu drenaj boruları döşemişti.

Ne oldu? Yine şiddetli yağmurlarda her yer sular altında. Evler ve işyerleri suyla doluyor. Uşak Venedik’e döndü. Cevap hazır.

“Efendim, alt yapı çalışmaları Uşak’ın uzun yıllar yağış ortalaması baz alınarak yapılır. Dünyanın neresine giderseniz gidin, yağışlar ortalamanın üzerinde oldu mu su basar.”

Doğrudur, Peki Hakkı Yağcı Caddesi (Ziraatbank aralığı) her yağışta sular altında kalıyor? Bana bunun cevabını verebilecek biri var mı?

Yıl 1988, 25 yaşındayım. Gazeteciliğe yeni yeni başlamışım. Ne zaman yağmur yağsa, ustalarımız ya da şeflerimiz bize, “Çabuk fotoğraf makinalarınızı kapın. Derhal Ziraatbank aralığına koşun. Kesin orayı su basmıştır” derledi.

O zamanki adı “Özek Uluyolu”ydu. Aradan 35 yıl geçti. Ben 60 yaşına gelmişim. Şimdi ben genç meslektaşlarıma, “Yağmur yağıyor. Çabuk makinalarınızı kapın. Ziraatbank aralığına koşun” demeye başlamışım.

Tamam, Uşak’ın alt yapısı yerel belediyelerin işidir. Hiçbir vekil ya da vekil adayı da; “Ben seçildiğim takdirde ilgili bakanlıklardan gerekli desteği almaya çalışıp alt yapımızı düzeltmesi için belediyeye elimden gelen yardımı yapacağım” demez mi? Demiyor işte.

Pazar günü yani Cumartesi günü Uşak’ına yaşadığı su baskınından bir gün sonra Sevgili eşimle İsmetpaşa Caddesini dolaşırken bir şey fark ettim. Bildiğiniz gibi burada bir bakım onarım çalışması var. Yeni yapılan yolun kodu çok yükselmiş. Normal yağmur yağsa bile suyun gideceği yer olmadığından işyerlerine girmesi kaçınılmaz görünüyor. ( Bu arada buradaki yol çalışmasını da yaklaşık 6 aydır bir türlü bitiremeyen müteahhit ve Belediye Başkanımız Sayın Mehmet Çakın’a da selam olsun buradan)

Lafı kısadan tutayım. TOGG, tank, uçak, gemi hepsi güzel de biz gelecek yüzyılda da hala patates, soğan fiyatlarına çözüm bulamamışsak, şehrimizin en basit alt yapı sorununu çözemiyorsak ve milletvekili seçilmekten başka derdi olmayan adayların peşinden koşuyorsak, koyuver ucunu gitsin gayri.

Ahmet Arif Ustamın buyurduğu gibi;

“Düşün, uzay çağında bir ayağımız,

   Ham çarık, kıl çorapta olsa da biri.”