Çünkü CHP’nin genlerinde kazanma kelimesi yok. Genleri, kaybetmeye programlanmış. Kazanmak için değil kaybetmek için ellerinden geleni yapıyorlar. Yiğidi öldür hakkını ver.

Bu kez CHP Genel Başkanı Sayın Kemal Kılıçdaroğlu kazanmak için canını dişine taktı ve gece gündüz çalışarak elinden geleni yaptı. Onun hataları yok muydu? En baştan “Ben” diye tutturmayıp, kamuoyu ve parti tabanının sesine kulak verecek Sayın Mansur Yavaş ya da Ekrem İmamoğlu’nu aday gösterecekti. 14 Mayıs seçim sonuçlarını görünce, U dönüşü yapıp keskin milliyetçi söylemlerle seçimleri kotaracağını düşünmemeliydi. Neyse, benim asıl söylemek istediğim bunlar değil.

Ben seçim sonuçlarını, dilimin döndüğünce ve aklımın erdiğince mikro düzeyde Uşak ölçeğinde irdelemek istiyorum. Kaybeden her zaman eleştirilir. O zaman kaybedenden yani CHP Uşak İl Örgütü’nden eleştirmeye başlayayım.

Genci olmayan partinin geleceği de olmaz

Tarih; 25 Mayıs Perşembe, CHP Uşak İl Binasında kadim Dostum Ali Osman Aşçı ile CHP’yi ziyaret edeceği belirtilen DP Genel Başkanı Sayın Gültekin Uysal’ı beklerken laflıyoruz. CHP’nin seçim stratejisini ve Pazar günü başarılı olup olmayacağını konuşuyoruz. Dedim ki; “Ağabey çevrene bakar mısın? Neredeyse hiç genç yok. Hem bizim akran 60 yaşını devirmiş, eski tüfekler. CHP yeni seçmen devşiremezse oyunu nasıl artırır ki? Pazar günü CHP’nin alacağı sonuç belli.”

Genci olmayan partinin geleceği de olmaz. Nitekim yanılmadım. CHP’nin genelde ibresi yüzde 25’e takılmış durumda. En son gazla yüzde 28 olur. Bazen de yüzde 21’e düşer. Ama ortalama hızı yüzde 25. Surat ibresi daha da yukarı çıkmaz. (Bana bu seçimde artırdık, falan demesinler. Fena gülerim. O ittifak oyları nereye gitti? diye sorarım)

CHP Uşak İl Örgütü yıllardır o hiç bitmeyen kaotik kısır döngü içerişinde Uşak’ta hiçbir zaman birinci parti olmaz. Olamaz….

Neden derseniz genleri bir milletvekilliğine programlanmış. Bünyeleri, Uşak’tan ne 2 milletvekilliğini kaldırır. Ne de belediye başkanlığını. Demedi demeyin ve gelecek yıl yapılacak yerel seçimlerinde yine toplum içerisinde iyi kötü isim yapmış birini bulacaklar. Muhtemelen o zat da toplumu tanımayan pek içli dışlı olmayan soğuk bir tip olacak. Yine kazanmayacaklar.

Aynı şeyleri deneyerek başarılı sonuçlara ulaşamazsınız

CHP Uşak İl Örgütü bugünden itibaren yine lahana gibi içine dürülecek, birileri o bir milletvekilliğini kapabilmek için kendinden olmayan partililerin gözlerini oyacak. ne pahasına olursa olsun milletvekili olabilmek için “her yol mubah” mantığı ile hareket edecektir.

Uşaklının şu sorunu varmış? Vatandaş, bu derdine çare arıyormuş? Nerede muhalefet? Niye vatandaşın yanında değil? 2024 yerel seçimlerinde ortaya çıkarlar. Ama o vakit de vatandaş da sana ilgi göstermiyor.

CHP; Uşak’ta oyunu artırmak istiyorsa başta gençler olmak üzere Uşak halkına dokunmak zorundadır. O kadar basit. Sayın Erdoğan Uşak’a gelip CHP’ye oy verse bu mantıkla CHP yine Uşak’ta birinci parti olamaz. Baştan aşağı değişim gerekiyor.

Albert Einstein kendisine “Deli” diyenlere; “Delilik, aynı şeyi tekrar tekrar yapıp farklı sonuçlar beklemektir” şeklinde cevap verdiği rivayet edilir. CHP’nin de Uşak’ta kazanmak istiyorsa aynı şeyleri durmadan tekrarlamasından vazgeçmesi gerektiğini düşünüyorum.

Güvenme dayına ekmek al yanına

Cumhurbaşkanlığı 2. Tur seçim sonuçları belli oldu. Resmi olmasa da Türkiye Cumhuriyeti’nin 13. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan seçildi. Sayın Erdoğan’ı ve AK Parti’yi başarısından dolayı kutlarım.

AK Parti Uşak İl Teşkilatı’nın da sırtını Reisleri Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a dayamamaları gerektiğini, çalışmalarını ve halka dokunmayı sadece seçim zamanlarına bırakmamaları gerektiğini düşünüyorum. Kimseyi önemsemediğim ya da küçük gördüğüm için değil, ama Türkiye’de şu da bir gerçek ki; Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın Türk seçmeni nezdinde büyük bir karşılığı var. İl teşkilatları olsa da olmasa da halk kendisine oy veriyor.

Bu seçimlerde AK Parti’nin oylarında az da olsa bir düşme görülüyor. (Yurt dışı oyları olmasa Uşak’tan ancak bir milletvekili çıkarabiliyorlardı) Uşak’ta bitmek bilmeyen şu yatırımların bir an önce tamamlanmasını sağlamaları, Uşak’a yeni yatırımların yapılmasına ön ayak olmaları gerekir diye düşünüyorum.

Bahtsız bedevi çölde kutup ayısına rastlarmış

Benim bahtsız arkadaşım Sayın Muhammed Gür, Şimdi ne diyeyim ben sana? Belediye başkanı adayı olursun, 1700 küsur oyla kaybedersin. Milletvekili adayı olursun, yurt dışı oyları ile direkten dönersin. Uşak siyasetinin açmadan solan bir gülüsün.

İYİ Parti Uşak Teşkilatı’na da söyleyecek hem çok sözüm var hem hiç yok. Uşak’ta hiç teşkilatı olmasa belki de bir vekil çıkaracak ya da belediye başkanı. Ama onlarda istemiyor ki.

Uşaklı seçmen ne yapsın? Zorla vekil ya da başkan koltuğuna oturtacak halleri yok ya. Kurulduğundan bu yana her bir buçuk yılda bir il başkanı ve merkez ilçe başkanı atanır. arkasında binlerce küskün kırgın bırakarak zücaciye dükkanına girmiş fil misali kıra döke yoluna devam ederse avcuna konmuş kuşu da kaçırıp arkasından baka kalır.

Sözün Özü: Siyaset yapmak, buz üzerinde paten yapmaya benzer. En ufak bir dikkatsizlikte buzlu zemine çakılır bir taraflarınızı kırabilirsiniz.. Onun için çok dikkat etmek gerekir.

Birde tüm örgüt, teşkilat, parti neyse; Engin olun. Uşak seçmeni burnu bir karış havada gezen siyasetçiden pek hoşlanmıyor.

Şunu unutmayınız: “Baş yere baktıkça yükselir.”